AYDIN'DA BİR HEYULA: JEOTERMAL
Türkiye, Aydın, 2019
Aydın; birçok medeniyete kucak açan, filozoflara ilham kaynağı olan, başta incir, üzüm ve zeytin olmak üzere zengin tarımsal alanlarına sahip bir kentimiz. 2007 yılında çıkan jeotermal ve maden yasası ile birlikte Aydın yöresinde pıtrak gibi çoğalan jeotermal enerji santralleri (JES) bölgede yaşayan tüm canlıların yaşam alanlarını tehdit etmekte.
Aydın genelinde birbiri ardına kurulan jeotermal enerji santralleri, “yerli ve yenilenebilir enerji” kaynağı olarak tanıtılmasına rağmen, denetim yetersizliği ve ilgililerin vurdumduymazlığı ile çevreyi kirleten, doğal kaynakları tahrip eden, insan sağlığını hiçe sayan bir enerji kaynağına dönüşmüş durumda.
Jeotermal santral sahiplerinin sırf daha fazla para kazanma hırsıyla hoyratça davranmaları sonucunda tüm canlıların yaşam alanları tahrip edilmekte. Jeotermallerin bu haliyle kullanılması insan sağlığına ve doğaya zarar veriyor. JES’lerin, insan sağlığına verdiği zararın yanı sıra tarım alanlarına, hayvan türlerine, bitki türlerine olan olumsuz etkileri konunun uzmanları tarafından vurgulanıyor. Bölgede yaşanan balık ölümleri, arı ölümleri, zeytin ve incir bahçelerinin kuruması gibi birçok olay bunun görünür kanıtları arasında. Bu durum çevre ve kent hakkı ihlalleri olarak önümüze çıkıyor.
Tüm bu bilgilerin ışığında 2019 yılının Ocak ayından itibaren, Aydın bölgesinde hak ihlallerine maruz kalan insanlar ile görüşmeler yaptım ve kayıt altına aldım. Jeotermal Yetti Gari isimli belgeselimin araştırma ve çekim sürecinden bazı izlenimleri sizlerle paylaşıyorum.
#jeotermal #ekoloji #direniş #toplumsalhafıza